20’lik diş bir diğer adıyla 3. molar dişler, belki de pek çoğumuzun endişe ettiği ve tedavisinin zor olduğunu düşündüğü bir diş türüdür. Belli bir yaştan sonra çıkmaya başlayan yirmilik diş, uzun bir süre sonra çıkma sürecini tamamlar veya diş hekimleri tarafından müdahale edilmesi gerekmektedir. Oldukça zahmetli bir süreci olan 20’lik diş hakkında merak ettiğiniz ve aklınıza tüm takılan soruları sizler için cevapladık. “20’lik Diş Nedir? Yirmilik Diş Nasıl Tedavi Edilir?” adlı blogumuzu okuyarak, 20’lik diş türünü daha yakından tanıyabilirsiniz. İyi okumalar dileriz.
Halk arasında 20’lik diş veya akıl diş olarak bilinen 3.Molar dişler, genellikle ergenlik dönemim diye tabir ettiğimiz 17 yaşında çıkmaya başlar ve bu süreç bazen 25 yaşına kadar devam ettiği de gözlemlenmektedir. Oldukça geç ve zor çıkan akıl dişler, çene kemiğinin en arkasında yer alıp, tüm dişler çıktıktan sonra en son çıkan dişlerdir. Bu dişlerin zor çıkmasının temel neden; mevcutta var olan dişlerden dolayı ağızda yer olmadığından, 20’lik dişler sıkışır ve bu sıkışma sonucunda da diğer dişleri zorlayarak önüne çıkmaya çalışır. Bu durumda dayanılmaz ağrılara neden olabilir.
20’lik dişi etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bunları açıklayacak olursak; Genetik faktörler, yaş etkeni ve beslenme alışkanlığı olarak sıralayabiliriz. Bahsettiğimiz tüm bu etmenler kişiden kişiye değişiklik göstermektedir.
Kişiden kişiye göre değişen ağız ve çene yapısı kişinin genetik yapısıyla ilgili olabilmektedir. Herkesce farklılık gösterebilen bu durum, bazı kişilerde ağız ve çene yapısı genetik nedenlerle daha küçük olabileceğinden dolayı, yirmilik dişler diğer dişlerden dolayı sıkışarak çıkamaz. Veya tam tersi kişinin genetik açıdan ağız ve diş yapısı daha geniş olduğundan 20’lik 3.molar dişler, sıkışıklık yaşamadan direk çıkarlar. Böylesi durumlarda, 20’lik dişlerin çıkmasını etkileyen genetik faktörler arasındadır.
Akıl dişleri etkileyen bir diğer faktör de kişinin yaşıdır. Yaş faktörü genetik faktörler de olduğu gibi kişiden kişiye değişiklik gösteren bir olgudur. Örneğin 3. molar dişler 17 yaşında çıkmaya başlayıp, 20 yaşında çıkma sürecini tamamlarken, kimimiz de ise 22 yaşında çıkmaya başlayıp 25 yaşında çıkma sürecini tamamlayabilir. Bahsi geçen bu durum yine dişin çıkmasını etkileyen faktörlerdendir.
Belki de 20’lik dişlerin çıkmasını etkileyen en önemli faktörlerin başında beslenme alışkanlığı gelmektedir. Diş yapısını ve kalitesini oldukça etkileyen beslenme alışkanlığı, 20’lik dişin çıkmasında da katkısı vardır. Özellikle Kalsiyum, D vitamini ve Fosfor gibi dişe fayda sağlayacak besinleri tüketmek, dişin daha kolay ve sağlıklı çıkmasını sağlar. Bu yüzden 20’lik diş çıkması için beslenme alışkanlıklarına olabildiğince dikkat edilmelidir.
Yirmilik dişler çıkarken, kişide belli başlı belirtilerin baş göstermesine neden olur. 20 diş çıkarken oluşan belirtiler, kişinin genel manada sosyal hayatını etkiler iken, aynı zamanda pek çok zorluk yaşamasına da sebebiyet verir. Baş gösteren bu belirtiler birçok kişide farklılık göstermektedir. Örneğin bazı insanlar da belirti hiç olmazken bazılarında ise, çok fazla belirti olmaktadır. Bahsedilen belirtiler şu şekildedir;
20’lik dişin çıktığını anlamanızı sağlayan en belirgin özelliklerin başında ağrıya neden olur. kişiden kişiye farklılık gösteren bu durum, çoğu zaman dayanılmaz ağrılara sebep olabilir. Dişin çıkış yönüne doğru olan ağrı çeşidi, kimi zaman yemek yemenizi kimi zamanda rahat ve huzurlu uyku uyumamanıza neden olur.
Akıl dişler çıkmaya başladığı andan itibaren, diş etlerinde hassasiyetin oluşması çok olağan bir durumdur. Bunun sebebini açıklamak gerekirse, 20’lik dişler diğer dişlerden dolayı sıkışıp zor çıkar. Böylelikle diş etinin zorlanmasına ve basınç oluşmasına neden olur. Oluşan basınç ve zorlanmalar needeniyle diş etinden hassasiyet meydana gelir.
20’lik diş ağrısının bir diğer yaşandığı bölge ise, çene ve kulak bölgesidir. Ağıza çok yakın olduğundan dolayı, 20’lik dişler çıkarken zorlandığı anda direkt olarak bahsi geçen olası bölgeleri de etkiler. Böylece sebeple 20’lik dişte oluşan ağrılar direk olarak çene ve kulak çevresini de etkilemektedir.
Bazen bazı durumlar da 20’lik dişler çıkarken iltihaplanır. Oluşan bu iltihaplanma 20’lik dişe yakın olan bölgelerinde ağrı ve acı çekmesine neden olur. Lenf bezlerinin şişmesi de bu yüzden olabiliyor diyebiliriz.
Gömülü dişler, kimi bireyler de çıkarken diğer dişlere de zarar vermektedir. Bunun nedeni 20’lik diş çıkarken diğer dişleri sıkıştırarak bazen çürümesine neden olabilir. 20’lik dişte oluşan çürüme, zaman içinde ağızdan kötü koku gelmesi gibi durumlara maruz bırakır. Bunu fark ettiğiniz andan itibaren, direk diş hekimine baş başvurmanızı öneririz.
Yirmilik diş ameliyatı, 3. molar diş diye tabir edilen 20’lik dişlerin yanlış çıkması, enfeksiyon kapması veya diş etine gömülü kalmasından dolayı hiç çıkmaması nedeniyle yapılan bir cerrahi diş operasyonudur. Bu operasyon ilk başta kulağa korkutucu gelse de sanılanın aksine oldukça kolay ve basit bir işlemdir.
Lokal anestezi eşliğinde yapılan 20’lik diş ameliyatında, hastanın olabildiğince az ağrı ve acı hissetmesi sağlanır. Lokal anestezi yapılan hastaya sedasyon da verilir. Sedasyon hastanın işlem sırasında daha rahat ve sakin olmasını sağlar. Sedasyon ve lokal anestezi etkisinde olan hastanın çenesi sabitlenerek işleme başlanılır. İşlem sırasında ilk olarak gömülü 20 dişin gömülü olduğu bölge tespit edilerek, açılır. Açma işlemi tamamlandıktan sonra ise, 20’lik dişin kendisi dikkatli bir şekilde çıkarılır ve ol bölgenin rahatlaması sağlanır. Yapılan yirmilik diş ameliyatı sonrasında, işlem yapılan bölgeye dikiş atılarak 20’lik diş ameliyatı sonlandırılır.
20’lik diş ameliyatı genel olarak 45 dakika süren hızlı bir operasyondur ve genellikle ameliyat sonrası hafifi bir hassasiyet veya ağrı yaşanabilir.
20’lik diş ameliyatı sonrasında daha sağlıklı ve verimli bir süreç geçirmek için dikkat edilmesi gereken belli başlı noktalar vardır. Bu noktalara dikkat edilmediğinde oldukça ağrılı ve sancılı bir süreç geçirebilirsiniz. Böylelikle iyileşme sürecini hızlandırabilir ve ameliyat sonrası komplikasyonları en aza indirebilirsiniz.
20’lik diş iyileşme süreci, sanılanın aksine doktorun öneri ve uyarılarına dikkat edildiğinde hızlı ve kolay bir iyileşme sürecine sahiptir. 20’lik diş iyileşme süreci şu şekildedir;
Süreç | Gelişen Komplikasyonlar |
İlk 24 saat | ✅Olası kan pıhtıları normaldir |
İlk 48 saat | ✅Ameliyatlı bölgenin ağrıları hafifler |
1 hafta-10 gün sonra | ✅Kalan dikişleri doktorunuz alabilir |
2 hafta sonra | ✅Şişlik ve Morarmalar yavaşça geçer |
6 ay sonra | ✅Ameliyatlı bölge toparlanmaya başlar |
20’lik diş operasyonundan sonra yemeniz gereken şeylere aşırı dikkat edilmesi gerektirmektedir. Çünkü yediğiniz her şey olumlu olumsuz iyileşme sürecini etkilemektedir. Bu süreç boyunca olabildiğince yumuşak ve yapışkan olmayan gıdalar tüketmelisiniz. Böylece iyileşme süreciniz daha da hızlanabilir. Buna ek olarak sıcak-soğuk yiyecek ve içeceklerden de olabildiğince uzak durmanız da fayda var. Bunun yerine ılık ve yemesi kolay sıvı besinler tüketebilirsiniz. Örneğin;
20’lik dişler bazı durumlarda çıktıktan sonra, çiğneme de aktif rol alması veya fırçalarken yeteri kadar ulaşılamamasından dolayı, 20’lik dişler de çürüme gibi sorunlar meydana gelebilir. Bu tarz durumlar da en etkili yöntem ise kanal tedavisi yöntemidir. 20’lik dişe yapılan kanal tedavisi işlemlerinde ilk olarak, hastanın ağzı tamamen uyuşturulur ve ardından 20’lik dişte oluşan sinirler alınır. Sinirlerden arınan 20’lik dişin çürüyen kısmı, çürükten arınması için temizlenir ve sağlıklı haline kavuşturulur. Tüm bu süreçlerden sonra dişin daha sağlıklı olabilmesi için dolgu maddesiyle doldurularak, 20’lik dişin eski görünümüne kavuşması sağlanır.
Diğer dişlere göre daha sorun yaratan 3.molar dişler, genellikle gömük bir alanda olduklarından dolayı, gömülü diş özelliği taşımaktadırlar. 20’lik dişlerin kesinlikle çekilmesini gerektiren durumlar şu şekildedir;
20’lik dişler diğer dişleri zarar vermeye başladığı andan itibaren vakit kaybetmeden müdahale edilmelidir. Aksi halde istenmeyen durumlarla karşılaşabilirsiniz. Örneğin, 20’lik dişin çıkacağı alan kısıtlıysa veya diş etlerinin içinde tamamen gömülü bir şekilde duruyorsa işlem yapılması gerekmektedir.İşlem yapılmadığında veya geciktiğinde diş kistine neden olabilir. Buna ek olarak, Diş etinden kısmen çıkmaya çalıştıysa fakat halen bir bölümü diş etine gömülü ise, bu durumda da dişin bakımı zor olacaktır. Bu tarz durumlar da diş iyi bir şekilde temizlenemediğinden, ağızda enfeksiyona sebep olabilir. Buda bakterilerin oluşmasına ve istenmeyen ağız kokularının yaşamasına neden olur.
Son olarak 20’lik dişler de çıkabilecekleri alan olmadığından dolayı, diğer dişlere zarar verip onları sıkıştırdığında da dişlerin yapısını bozabilir. Bu yüzden 20’lik dişe vakit kaybetmeden müdahale edilmelidir.
3. molar diş sonrası ağız bakımına oldukça dikkat edilmesi gereken bir husustur. İşlem sonrasında bir miktar kanama oluştuğundan dolayı, gazlı bezler işlem yapılan bölgede kalmaya devam etmelidir. Böylelikle kanama azaltılabilir. Ardından çekimden 24 saat sonra ameliyatlı bölgeye dolan yemek artıklarını temizlemek adına yumuşak uçlu bir fırçayla, zarar vermeden veya tahriş etmeden fırçalanabilir. Sonrasında ılık su ve tuz karışımıyla gargara yapabilirsiniz. Bu işle yapılan bölgenin daha fazla dezenfekte edilmesini sağlar.
Bize Ulaşın
Hemen Bizimle İletişime geçin
Randevu Alın